Yazılımda raf, göz, sergen ile terek sözcüklerinin yeri

[volkantash]

Selamun aleyküm. Yazılımda ve yazılım programlama dillerinde bir sözcük arıyordum. Göz, raf, sergen ile terek sözcüklerinin kesişim kümesinde duran anlamları bu konuyu tartışma konusu olarak dillendirmeme neden oldu. Görüşleriniz nelerdir?

Sözcüklerin bir iki anlamı

göz

• Delik, boşluk
• Çekmece:
  • Masanın gözleri.
• ölüm, hane:
  • Dama tahtasında altmış dört göz vardır.
• Oda: Evimiz iki göz.
• Dolap bölmesi ya da çekmece.

sergen

• Raf
• Nesnelerin, insanlara gösterilmek, satılmak için sergilendiği camlı bölme veya yer, camekân, vitrin.
• Raf, kurutmak için meyve serilen yer.
• Mutfak rafı.
• Odalarda tavana yakın konulan raf.
• Mutfak dolabı, teldolap.
• Odalarda yatak, yorgan konulan dolap, yüklük.
• Duvarlara yapılan bir buçuk metre boyunda tahta kaplama.
• Tahıl, meyve, sebze serip kurutmaya yarayan yer.
• Kurutulmak için serilmiş tahıl, meyve vb.
• Yaz günleri dam üstüne konan süt, yoğurt, kaymak.
• Bir metre çapında, iki metre yüksekliğinde silindir biçiminde mısır ambarı.
• Tepelerdeki düzlük yerler.
• Geniş kenarlı şapka.
• Serilmiş, yayılmış durumda.
• Deredeki büyük kayanın su içinde kalan bölümü.

raf

• Üstüne öteberi koymak için duvara veya bir dolabın içine birbirine paralel olarak tutturulmuş, genellikle geniş, uzun tahta veya metal levha
• Saç tarağı.
• Ar. reff: raf; kapı ve pencere üstlerine yapılan raf; bk. ayrıca tereyh

terek

• Evlerin veya dükkânların yüksekçe yerinde bulunan raf.
• Başlık veya şapkanın öndeki çıkıntılı bölümü, terek
• Tabak
• Raf
• Eski evlerde ocağın iki yanındaki kalın duvarlar oyularak yapılan ve ufak tefek şeyler koymaya yarayan göz
• Raf, sergen
• Tavuk kümeslerindeki tünek.
• Köy evlerinde ocağın iki köşesindeki oturmaya yarayan küçük setler.
• Dolap, sandık ve çekmecelerdeki raf biçiminde gözler.
• Merdiven gibi set set olan dağ.
• Ağaç
• Kıyı (daha çok şapka için).
• Asma